Sosyal medyanın gündemine bir anda düşüveren #Wayfair ile ilgili tezler akıllara sakinlik verecek cinsten…
Sosyal medyada büyük ses getiren ve birinci duyduğunuz an kanınızı donduracak bir komplo teorisini masaya yatırıyoruz.
Hazırlık sürecinde pek çok farklı kaynağa göz attık, komplo teorilerini inceledik ve kelam konusu tüm savları değerlendirmeye çalıştık. Tarafsız bir halde iki tarafın sunduğu argümanları sizlere aktaracağız ve sonrasında yorumu size bırakacağız.
Öncelikle bahisten kısaca bahsedelim.
Geçtiğimiz günlerde Reddit’te PrincessPeach1987 isimli bir kullanıcı, online alışveriş sitesi olan Wayfair’de fahiş fiyatlara satılan ve garip isimlere sahip eserlerin insan kaçakçılığı için bir paravan olarak kullanılıp kullanılmadığını sordu.
Kullanıcının bahsettiği fahiş fiyatlı eserlere Neriah, Yaritza, Alyvia ve Samiyah üzere bayan isimleri verilmişti ve satış fiyatları ise 12 bin dolardan başlıyordu.
Ürünlerin çok kıymetli olması epeyce dikkat cazibeli lakin asıl enteresan nokta eserlere verilen isimlerin data tabanında kayıtlı olan kayıp çocuklara işaret etmesiydi.
Bu teorinin bir benzerini de Facebook'ta yapılan şu paylaşımda görüyorsunuz. Kıymetli dolaplar, garip isimler…
Jonathon Mobley tarafından paylaşılan gönderide tekrar fahiş fiyatlı eserlere dikkat çekilerek bunların çocuk istismarı ve insan kaçakçılığına paravan olarak kullanıldığı tez ediliyor. Mobley, olayı fark eder etmez polislerle irtibata geçtiğini ve onların da durumdan haberdar olduğundan bahsediyor.
Görmüş olduğunuz bu iki paylaşımın akabinde işler kızışıyor ve Wayfair’in sitesinden insan kaçakçılığı için ispat olarak sunulan ilgili görsellerdeki SCU numaralarının Rusya menşeili arama motoru Yandex'te aratıldığında çıkan sonuçların çocuk pornografisiyle alakalı görseller olduğu söyleniyor.
Sean isimli bir Twitter kullanıcısı, bu iddiayı şöyle aktarmış:
twitter.com
Konu, burada bahsedildiği biçimiyle epey tüyler ürpertici. Gerçekliğini sorgularken insanı önemli manada kuşkuya düşürüyor ve teorinin desteği mantığa da yattığı için başınızda çabucak “Lan yoksa?!” sorusu beliriveriyor.
Gelelim, bu argümanın öbür cephesine…
Öncelikle belirtelim, bu kan donduran argümana teyit sitesi Snopes'ta, Mashable'da ve Leadstories'te yer verildi ve doğruluğuna dair geçerli bir delilin olmadığı, ayrıyeten geçerli bir temele dayanmadığı belirtildi.
Bu argümanın reddedildiği birinci etapta söylenen kısım şu: Yandex’te “src usa” ile birlikte aranan 7-24 ortası numaralar çocuk ve genç kız görsellerine yönlendirebiliyor lakin bunlar makul bir kişiyi temsil etmiyor ve pornografi içermiyor.
(Buradaki görsel Leadstories'te verilen ve Yandex araması için denenmiş olan rastgele sayılardan oluşan görseldir.)
İkinci etapta, eserlere isimlerinin verildiği söylenen kayıp kızlar var.
Bahsi geçen kızlardan biri olan Samiyah Mumin toplumsal medya hesabından canlı yayın açarak, tez edildiği üzere ne kayıp ne de gebe olduğunu ve kimsenin hayatıyla bu türlü oynanmaması gerektiğini söyledi.
Alyvia isimli eserle bağdaştırılan bir başka kayıp kız vakası Alyvia Navarro ise 2013 yılında, kaybolduktan kısa bir müddet sonra meyyit olarak bulunmuş ve evrakı kapatılmış. Merak edenler için haberin linkini şuraya bırakalım.
Bu ortada şu notu da düşelim; tez üzerine Wayfair’in yaptığı açıklamada endüstriyel sınıf eserlerin fiyatlarının olağan olarak yüksek olduğu, başka yüksek fiyatlı eserlerin kimilerinin ise sistemsel bir yanılgı kaynaklı olduğu için düzeltileceği söylenmiş. Ayrıyeten argümanların gerçekliği yansıtmadığı da belirtilmiş. Şu anda bahsi geçen pek çok esere görseller silindiği için ulaşılamıyor.
Samiyah Mumin'e ilişkin görüntüyü görmek isteyenler için
Bu komplo teorisiyle ilgili biraz baş patlattığınızda aklınıza ister istemez kimi sorular geliyor: Her şey bu kadar kolay mi yani?
Eğer doğruysa çocukların isimlerini aleni biçimde eserlere vermeleri ne derece mantıklı ya da bu kadar göz önünde olan bir sitede rastgele bir kod ismi kullanılmayacak kadar önlemsiz olunabilir mi? Yani biz rastgele bir mobilyanın ismini arama motoruna yazsak, önümüze çıkan görsellerdeki birinci çocuğu gerçekten herkesin kolaylıkla erişim sağlayacağı bir siteden 15 bin dolara satın mı alabiliyoruz?
İnsan kaçakçılığının ve çocuk istismarının varlığı tartışılmaz, bunun ne büyük bir sorun teşkil ettiği konusunda hepimiz hemfikiriz.
Lakin ismi ve fiyatı kolaylıkla değiştirilebilecek eserler üzerinden Wayfair'de insan ticareti yapıldığını %100 söylemek de mümkün değil. Elimizde bunu reddetmek yahut kabul etmek için kâfi kanıtımız maalesef yok.
Markayı itibarsızlaştırmak için dışarıdan yapılan bir hücum olması, yaklaşan seçimlerin varlığı sebebiyle birilerinin isminin karalanmaya çalışılması, çocuk isimlerinin daha fazla tıklanma alacağı için verilmiş olması yahut canı sıkılan insanların oluşturduğu enteresan bir kurgu olduğu ihtimallerini göz arkası edemeyiz.
Tabii, şunu da hatırlamakta yarar var: “Bir şeyi saklamanın en güzel yolu, onu herkesin görebileceği yere koymaktır.”
Siz bu mevzu hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu argümanın gerçeklik hissesi var mı yoksa her şey bir kurmacadan mı ibaret? Yorumlarınızı bizimle paylaşmayı unutmayın…
