İdam tartışması yine Türkiye’nin gündeminde. MHP Genel Lideri Bahçeli ve Meclis Lideri Şentop’un idamın geri gelmesi tarafındaki çıkışlarının akabinde AKP Küme Başkanvekili Cahit Özkan “Vatandaşlarımız idamı istiyorsa parlamento gereğini yapmalı dedi. CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel, “İdam cezasının olduğu ülkelerde o hatalarda bir azalma olmuyor” diyerek idamın geri gelmesine karşı olduklarını belirtti. AİHM eski yargıcı İstek Türmen ise idamın yine uygulanmasının Türkiye ile Batı alakalarını koparacağını söyledi.
MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli çarşamba günü yaptığı yazılı açıklamada idamın ceza maddesine tekrar eklenmesi gerektiğini belirtti. Bahçeli, “Çocukların cinsel istismarı”, “Cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar” ile Cebir ve şiddet kullanarak anayasal sistemi ortadan kaldırmaya çalışmak” kabahatlerine idam cezası uygulanması gerektiğini belirtti ve idamın geri gelmesinin bu kabahatlerin işlenmesinde caydırıcı olacağını savundu.
Meclis Lideri Şentop: “Belli hatalara idam uygulanmalı”
Bahçeli’nin idam çıkışına dayanak dün TBMM Lideri Mustafa Şentop’tan geldi. Şentop gazetecilere yaptığı açıklamada “Çok sonlu olarak aşikâr hatalara mahsus olmak üzere idam cezasının bulunması gerektiği kanaatindeyim. Bunlardan bir tanesi eski tabirle teamülden, tasarlayarak adam öldürme, vahşice insan öldürme cürümleri bir de küçük çocuklara karşı işlenen cinsel kabahatler çerçevesinde yalnızca bunlarla sonlu olmak kaydıyla idam cezasının olması gerektiğini düşünenlerden birisiyim” dedi.
AKP’li Özkan: “Vatandaşlarımız istiyorsa parlamento gereğini yapmalı”
AKP cephesinde idamla ilgili son kıymetlendirme Küme Başkanvekili Cahit Özkan’dan geldi. Özkan şöyle konuştu:
CHP’li Özel: “İdam cezasının olduğu ülkelerde o hatalarda bir azalma olmuyor”
CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel Halk TV’ye verdiği demeçte idam cezasının karşısında oldukları vurguladı. AKP ve MHP’den gelen açıklamaları eleştiren Özel, “Anlaşılıyor ki MHP ve Cumhur İttifakı güzelce sıkışmış. Zira dünyadaki bütün otoriter, popülist sağ başkanlar sıkıştılar mı birkaç alan vardır, o tartışmaları açarlar. Bunların en üst noktası da idam tartışmasıdır” sözlerini kullandı.
İdam cezası için “son derece riskli, kusurlu ve ıslah edici olmayan bir ceza ve bunun bütün dünya kabul ediyor” değerlendirmesinde bulunan Özel, şöyle devam etti:
“Türkiye’nin idam cezasını kaldırması doğruydu. Türkiye Cumhuriyeti Devlet Bahçeli’nin de başbakan yardımcısı olduğu bir periyotta fiilen idam cezalarını kaldırdı. Daha sonra AKP’nin iktidar devrinde de bu bahiste gerekli son düzenlemeler yapıldı. Devlet Bahçeli’nin söylediği sayılarla bütün Avrupa’da aksisi ispatlandı. İdam cezası kaldırılıp yerine caydırıcı ancak mevtle sonlanmayan cezalar konduğunda bu cezalar daha caydırıcı oluyor ve kabahatlerde azalma oluyor. İdam cezasının olduğu ülkelerde asla o cürümlerde azalma olmuyor.”
Ergenekon ve Balyoz davasında verilen cezaları hatırlan Özel, “İdam cezası olsaydı bunlar İlker Başbuğ’u terörist diye asacaktı” dedi.
AİHM eski yargıcı Türmen: “İdam gelirse Türkiye’nin Batı ile ilgileri kopar”
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi eski yargıcı İstek Türmen, T24’te gazeteci Murat Sabuncu’nun konuğu oldu. Sabuncu’nun idamla ilgili tartışmaları hatırlatması üzerine “Devlet adam öldürmez, devlet insan hayatını korur” diyen Türmen, Türmen, Türkiye Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraf olduğunu ve idam cezasını geri getirmesinin hukuken mümkün olmadığını söyledi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin idamla ilgili düzenlemeleri içeren 6 ve 13 numaralı protokollerin Türkiye tarafından imzalandığını belirten Türmen, ayrıyeten idamı mutlak kaidede yasaklayan 13 numaralı protokolün AKP devrinde kabul edildiğini hatırlattı.
Bu protokollerin sözleşmesin ayrılmaz bir kesimi olduğunu kaydeden Türmen, “Türkiye yine idam cezasını canlandırırsa 13. protokolü ihlal edecektir ve 13. protokolden çekilmesi gerekecektir. 13. protokolden çekilmesi demek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Mukavelesinden çekilmek manasını taşıyacaktır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Sözleşmesi’den çekilirse Avrupa Kurulu’ndan çekilmek zorunda kalacaktır. Avrupa Kurulu’ndan çekilirse Batı ile olan bütün bağlantıları kopacaktır” dedi.
