Adli hadiseleri çözmedeki başarısı, titiz çalışmaları ve soluksuz izlenen programlarıyla Türkiye gündeminden hiç düşmeyen Müge Anlı’yı anlatıyoruz bugün…
Müge Anlı, televizyon hayatına magazin kısmında başladıktan sonra sunuculuğa geçti ve tecrübesi sayesinde Türkiye’nin en değerli habercilerinden biri oldu.
45 yaşındaki sunucu, Marmara Üniversitesi Bağlantı Fakültesi’nden mezun olduktan sonra yüksek lisansını Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Bilimler Enstitüsü’nde hukuk üzerine yaptı. Daha sonra İstanbul Üniversitesi’nde Tarih okudu. Bu da programlarındaki muvaffakiyetinin sırrını ortaya koyuyor. Hem düzgün bir gazeteci hem de başarılı bir hukukçu olan Müge Anlı, sosyolojik olarak toplumu güzel bir halde çözümleyebiliyor.
Şenay Düdek ile sunduğu Dobra Dobra programıyla magazin gündemini belirleyen Müge Anlı, Sinan Çetin’in yaptığı Sinema Üzere programıyla tıpkı formatta Müge Anlı ile Mektubunuz Var’ı sundu ve yakınlarıyla görüşemeyen insanları buluşturmaya çalıştı.
Bir taraftan da bugüne kadar taşıdığı Müge Anlı ile Tatlı Sert programını yapmaya başladı ve fenomen oldu. Bayanlara ve çocuklara yönelik şiddetin, istismarın ve vahşetin sıradanlaştığı ülkemizde Müge Anlı’ya çok iş düştü, daha da düşecek üzere görünüyor.
İki kere evlendiği gazeteci Burhan Akdağ’dan şiddet gördüğü gerekçesiyle boşandı.
Bu evlilikten bir kızı bulunan Müge Anlı’nın Burhan Akdağ’la evliliği ve olaylı boşanması bir periyot çok konuşulmuştu.
Asıl mevzumuza dönersek… 2000’li yıllarda başlayan ve isimli hadiseler üzerine ağırlaşan bu programlar ve Müge Anlı’nın tesiri ne?
Çok eskilerden başlayarak günümüze kadar uzanan ‘kadın programları’ gündüz neslinde meskende olan bayanları radyo ya da televizyon karşısında tutmaya yönelik olarak başladı. Özel televizyonların artmasıyla birlikte bir dal haline gelen bu programlar bilhassa 2000’li yıllarda arttı. Ayşe Özgün, Yasemin Bozkurt, Ayşenur Yazıcı ve Serap Ezgü üzere gazetecilik kökenli isimlerin öncüsü oldukları bayan programları hoşluk tavsiyeleri, konut iktisadı, sıhhat ve magazin bahislerinden uzaklaşarak aile yapısına yöneldi.
Toplumsal olayların ele alındığı programlarda küsler barıştırıldı, kayıplar bulundu, şiddet gören bayanlar afişe edildi…
Bir müddet sonra programlara katılan bayanların öldürülmesi, düzmece olayların ortaya çıkması ve insanların şiddete daha fazla yönelmesi nedeniyle bu programlar yayından kaldırıldı. Pekala yerine ne geldi? Olağan ki evlendirme programları… Onlar da bir müddet sonra yayından kaldırıldı lakin mevzumuz bu değil elbette.
Peki Müge Anlı nasıl oldu da fenomen haline gelerek bugünkü başarısına kavuştu?
Medyanın sessizliği, tahlil üretme düzeneklerinin gereğince çalışmaması ve tahlil sunacak rastgele bir yetkilinin bulunmaması Müge Anlı’ya büyük bir muvaffakiyet getirdi. Kayıpları buldu, katilleri canlı yayında konuşturdu, karmakarışık olaylarda bile soğukkanlılığını koruyarak programını yapmaya devam etti. İşlediği hususların tamamına hakim olduğunu programın her anında gördüğümüz Müge Anlı, en ufak ayrıntıları bile seyirciyle paylaştı ve toplumsal açıdan baktığı pencerede Türk beşerinin ömür usulünü, alışkanlıklarını, ezberlerini ortaya döktü.
Bu noktada, yerinde tespitleriyle bu programlara katılan ahlakçı hayatları, hiç de saf olmayan aileleri ve çamura bulanmışlığı ortaya koyan bu yazıyı kesinlikle okumalısınız:
Televizyondaki en faydalı programlardan birine imza attığı sıklıkla söylenen Müge Anlı’nın insanları konuşturarak hatalarını itiraf ettirmesine daima çok şaşırdık.
Suçlu psikolojisiyle programa katılmayı mecburilik olarak gören beşerler şuurlarını devre dışı bıraktıkları anda hatalarını itiraf etmeye başlıyorlar. Bunun yanı sıra, Müge Anlı’nın titizlikle hazırladığı sorular ve olayların üzerine başarılı bir biçimde gitmesi fitili ateşliyor.
Tüm bunların yanı sıra zihinsel engelli olan ya da unutkanlık üzere rahatsızlıkları bulunan insanlara yönelik başlattığı Sevgi İzi projesiyle kayıpları bulan Müge Anlı, hem güvenlik güçleriyle hem de ailelerle ortak çalışıyor.
Peki Sevgi İzi nasıl çalışıyor? Yakınlarının kaybolmasından telaş duyan aileler internet sitesine başvuruyorlar ve müracaat sırasında verilen numara kaybolmasından kaygı edilen kişinin sol bileğine dövme yapılıyor. Kişi kaybolursa dövmesinden yola çıkılarak aileye ulaşılıyor.
Kayıpları sevdiklerine kavuşturan, cinayetleri aydınlatan, Türkiye’nin en büyük meselelerinden biri olan çözümsüzlüğü bir nebze de olsa azaltan Müge Anlı’yı biz ayakta alkışlıyoruz! Sahiden büyük bir işe imza atıyor!
