Burhan Kuzu’nun ‘Tanımam’ Dediği Uyuşturucu Baronunun Tahliyesi İçin Hâkim ve Savcıları Aradığı İddia Edildi

Hakkında ‘uyuşturucu ticareti, adam öldürmek, cinayete azmettirmek ve FETÖ üyeliği’ suçlamaları bulunan İranlı uyuşturucu baronu Naci Şerifi Zindaşti ve adamları yakalandıktan 6 ay sonra gece yarısı verilen bir kararla tahliye edildi. Savcı, karara çabucak itiraz etti lakin Zindaşti ve 5 adamı kayıplara karıştı. 

Kamuoyundan büyük reaksiyon gören ve yargı topluluğunda da tartışılan karar nedeniyle Yargıçlar Savcılar Konseyi (HSK) inceleme başlattı. AKP'li Burhan Kuzu nüfuzunu kullanarak Zindaşti'yi tahliye ettirmekle suçlanmıştı.

Konuyla ilgili hâkim ve savcıların sözleri alındı. O tabirlerde, Burhan Kuzu’nun uyuşturucu baronu Zindaşti’nin tahliyesi için birçok hâkim ve savcıyı aradığı ortaya çıktı.

Diken'den Ali Yılmaz'ın haberine nazaran, Zindaşti ismi birinci olarak, 24 Eylül 2007’de İstanbul’un Büyükçekmece ilçesinde düzenlenen operasyonda 75 kilo eroinle yakalanıp tutuklanmasıyla gündeme gelmişti. 

Aynı yıl ‘FETÖ’den firari Zekeriya Öz’e bir söz veren Zindaşti, söz sonrasında ‘gizli tanık’ olma kaidesiyle özgür bırakılmıştı.

Zindaşti 6 Nisan 2018’de, isminin karıştığı 10 cinayet ve ‘FETÖ’ bağlantısı sebebiyle yine tutuklanmıştı. 

6 ay sonra 11 Eylül 2018’de dönemin İstanbul 5. Sulh Ceza Hâkimi Cevdet Özcan’ın gece yarısı verdiği bir kararla tahliye edilmişti.

Zindaşti’yi nüfuz kullanarak tahliye ettirmekle suçlanan Kuzu, sav birinci ortaya atıldığında Zindaşti’yi tanımadığını söylemişti.

Daha sonra Kuzu'nun Zindaşti’yle yemek yerken çekilmiş fotoğrafı ortaya çıkmıştı. 

Kuzu, Zindaşti’yi Türk vatandaşlığı almaya çalışan bir iş insanı olarak tanıdığını ileri sürerek kendisine yöneltilen suçlamaları reddetmişti.

Hâkimler Savcılar Şurası Zindaşti'nin tahliyesine ait yürüttüğü soruşturmada şu isimlerin tabirlerine başvurdu:

• Zindaşti soruşturmasını yürüten ve tahliyeye itiraz eden savcı: Ercan İhtilal.

• Tahliye kararı veren hâkim: Cevdet Özcan

• Tahliye kararına itirazı karara bağlayan ve yine tutuklama kararı veren hâkim: Özkan Gürel

• O periyot İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimi olan ve Burhan Kuzu'nun avukatının ziyaret ettiği Ersin Öztürk

Diken'in aktardığına nazaran hala öbür bir mahkemede vazife yapan Özkan Gürel sözünde şunları söyledi:

“Bu kararı verdikten sonra, takip eden hafta sonu ailemle birlikte bir alışveriş merkezinde otururken cep telefonumu tanımadığım bir diğer cep telefonu numarası aradı. Açtım. Arayan kişi kendisini Burhan Kuzu olarak tanıttı. Kelam konusu belgeyle ilgili konuşmaya başladı. Evraktaki adam öldürme kabahatlerine ait ölenlerin yabancı ve kabahat yerinin yabancı memleket olduğunu, Türk kanunlarının uygulanmayabileceğini, Zindaşti’nin tutuksuz yargılanmasının İran ile bağlantılarımız bakımından daha yararlı olduğunu hatırladığım kadarıyla iletti. Ben kendisine belgede kararımı verdiğimi, artık benlik bir şey olmadığın izah etmeye çalıştım.

Ertesi gün mesaideydik. Adliyede bulunduğum sırada sabah saatlerinde cep telefonum arandı. Sabit bir çizgiden aranmıştım. Açan kişi Külliye’den aradığını, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Burhan Kuzu’nun görüşmek istediğini söyledi ve bağladı. Burhan Kuzu bana tekrar belgeyi kastederek, ‘Dosya numarasını vereyim mi’ diye sordu ve belgeyi hatırlattı. Ben kendisine, ‘Ben esasen kararı verdim, gerek yok’ diyerek geçiştirdim. ‘Numara gerekirse esasen buluruz’ dedim. Bu durumdan tekrar rahatsız olmuştum.”

İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimi Ersin Öztürk Beyefendi ile konuştum. Belgeyi o da biliyordu. Huzursuz olduğum için belge hakkındaki fikrini sordum. O da kanıt durumundan bahsetti. Ben ona Burhan Kuzu’nun beni aradığını ve ortamızda geçen konuşmayı aktardım. O da ‘Doğrusunu yapmışsın, rahat ol’ içerikli beni rahatlatmak niyetli kelamlar söyledi.“

“Adli tatilden evvel beni de aradı”

Gürel tahliye kararı veren hâkim Cevdet Özcan’la da konuştuğunu, Kuzu’nun kendisini aramasından rahatsız olduğunu belirttiğini kaydederek şöyle devam etti: “Burhan Kuzu’dan husus açıldı. Bana isimli tatilden evvel Kuzu’nun kendisini de aradığını ve bu belgeyle ilgili görüştüğünü, ısrar ettiğini söyledi. Kendisinin de, ‘Hocamız, bir şey diyemiyoruz’ dediğini aktardı. Sonrasında bu aramaları kastederek ‘Sonuçta bu türlü oldu’ dedi ve tahliye kararını kastetti.”

HSK soruşturması kapsamında sözü alınan bir başka isim ise savcı Ercan İhtilal.

Devrim tıpkı vakitte Zindaşti ile ilgili soruşturmayı yürüten isim. İhtilal tabirinde tahliye kararı veren hâkim Özcan’ın, karar verilmeden evvel üç dört defa kendisini ziyaret ettiğini belirterek, “Bu ziyaretlerde kelam konusu soruşturma belgesinin akıbetini ve ne vakit iddianame düzenleneceğini sormuştu. Bu ısrar ve genel itibariyle kullandığı utangaç ve mahcup lisan bende merak ve kuşku uyandırdı” dedi.

Devrim, Özcan’ın ‘tehdit edildiğini yahut kendisine şantaj yapıldığını düşündüğünü’ söyleyerek şöyle konuştu: “Böyle bir şey olup olmadığını son gelişinde kendisine sordum. Bana ‘Üzerimde çok baskı var, baskı yapıyorlar’ dedi. Nereden olduğunu sorduğumda, ‘Ankara’dan Burhan Kuzu daima arıyor’ şeklinde yanıtladı. Ben kendisine soruşturmanın yakın vakitte sonuçlanmayacağını söylediğimde, benden tutukluluk gözden geçirme taleplerinin kendisine düşürülmemesini rica etti. Ben de yazı işlerine bu tarafta talimat verdim.”

Tahliye kararına çok şaşırdığını belirten İhtilal şöyle devam etti: “Tahliye tarihinde, belgedeki mevcut kanıt durumu ve bilhassa Zindaşti’nin üzerine atılı suçlamaları düşündüğümde tahliye kararına çok şaşırdım. Hatırladığım kadarıyla tahliye de geç saatlerde olmuştu. Hâkim Cevdet Özcan daha evvel bu belgede tutukluluğun devamına karar vermişti. Belgeyi biliyordu. Karara şaşırdım ve kuşku duydum.”

İfadesine başvurulan bir öbür isim, tahliye kararı çıktığında İstanbul 7. Sulh Ceza hâkimi, Mart 2019’dan bu yana ise Bakırköy Adliyesi’nde ağır ceza mahkemesi lideri olarak misyon yapan Hâkim Ersin Öztürk.

Öztürk tabirinde şu bilgileri verdi:

“Bu belgede tutuklu bulunan şüphelilerin tahliyesine karar verildiğini şaşırarak medya vasıtasıyla öğrendim. Dosyada çokça kanıt ve kuvvetli cürüm kuşkusu vardı. 6. Sulh Ceza Hâkimliği’nce belge ele alınmadan evvel, Burhan Kuzu’nun avukatı en az 3-4 kere benimle görüşmek istemişti. Hatırladığım kadarıyla ismi Mehmet İlik’ti. Kendisiyle görüşmek istemedim, fakat en sonunda çat kapı odama girmesi sebebiyle görüşmek durumunda kaldım. Bu kişi kelam konusu itirazı kıymetlendirecek 6. Sulh Ceza hkiminin hangi kanattan olduğunu sordu. Ben kendisine bir karşılık vermedim ve geçiştirmeye çalıştım. Adaletli bir insan olduğunu evrak ne ise ona nazaran karar verileceğini söyledim. Yanımda emrivaki formda telefonunu çıkararak Burhan Kuzu’yu aradı ve beni görüştürmek istedi. Telefona karşılık verilmemesi nedeniyle rastgele bir görüşme gerçekleşmedi. Ben işim olduğunu söyleyerek kendisiyle görüşmeye devam etmedim.”

HSK soruşturmasına yazılı olarak savunmasını sunan, tahliye kararı sonrası Erzurum Adliyesi’nde görevlendirilen hkim Cevdet Özcan ise tahliye kararı öncesi Burhan Kuzu’nun kendisini de birkaç sefer aradığını belirtti.

Kuzu’nun kendisini aradığı bilgisini savcı Devrim’le de paylaştığını kaydeden Özcan, tahliye süreci için para aldığı savını ise kesin bir lisanla yalanladı. Özcan, rüşvete aracılık ettiği belirtilen iki avukatı hiç tanımadığını, parayı aldığı belirtilen Kapalıçarşı’ya ise hiç gitmediğini söyledi.

‘Herhangi bir biçimde bir maddi menfaat sağlamadığını’ belirten Özcan, kendisine kumpas kurulduğunu öne sürdü.

Özcan'ın 3.5 milyon dolar rüşvet aldığı öne sürülmüş ve hakkında dava açılmıştı.

• Yunanistan’da 2 ton 100 kilo uyuşturucunun yakalanmasından sonra 14 Haziran 2014’de İstanbul’a gelerek en son Zindaşti ile görüşen İran asıllı Esfandiyar Ridi kayıplara karıştı. Öldürüldüğü düşünülüyor.

• Polis tarafından kırmızı bültenle aranan Çetin Koç, 4 Mayıs 2016 günü Dubai’de 2 tetikçi tarafından öldürüldü. Zindaşti tarafından öldürüldüğü sav ediliyor.

• 30 Nisan 2017’de Maslak’ta İranlı asıllı İngiliz vatandaşı işadamı Saeel Karimian silahı akına uğradı. Düzenlenen akında işadamı Karimian ile yanında bulunan Kuveytli iş ortağı Muhammed El Muhtari, öldürüldü. Yapılan çalışmalarda cinayette 3 kişi yer almıştı. İkisi tetikçi biri ise sürücüydü. Aracı kullanan kişi Zindaşti’nin adamlarından Ali K. çıktı. Tetikçilerin yurt dışına kaçtığı olayda Ali K. hala yakalanamadı.

• Zindaşti tahliye edildikten sonra kayıplara karıştı. Yurt dışına kaçtığı ileri sürülen Zindaşti’nin tahliyesinden sonra da İstanbul’da işlenen cinayetlerde rol aldığı belirtiliyor. Bu savlara nazaran Zindaşti İstanbul’da iki başka cinayetin de buyruğunu verdi.

• Kadıköy Bağdat Caddesi 7 Nisan 2019’ da Zindaşti’nin kızı ve sürücüsünün öldürülmesi evrakında azmettirici olarak aranan İlhan Ünğan silahlı hücuma uğradı. Ünğan, hayatını kaybetti. Bu cinayetle ilgili Zindaşti’nin avukatı İlker Dağlı ve olay sırasında Ünğan’ın yanında olan Tolga Hakan Ceyhan aranıyor.

HaberTürk ve Diken